Uzun zamandır vapura binmiyorum, havalar soğuk, dayım da bizde olunca otobüs daha çok işime geliyor. Otobüse bindikten bi süre sonra, kafamdaki belli bir mesafeyi geçince, hemen uyuyorum. Köprüyü geçene kadar da devam ediyor bu uyku keyfim :)
Ama bugün otobüsü kaçırdım :))) Haliyle, istikamet iskele J
Erkenden gittim, hava o kadar soğuktu ki uzun zamandır bu kadar üşümemiştim. Diğer taraftan da uyku bastırdıkça ah şimdi otobüste olmak vardı diye içimden geçirmedim değil; çünkü otobüse binebilseydim o an uyuyor olacaktım J
Ama ben bu keyfi vapura taşıdım... Hatta belki de arada bir otobüsü kaçırmalıyım diye geçirdim içimden ;)
Vapura biner binmez çıktım yukarı, hemen bi köşeye yerleştim şapkamı taktım, gözlerimi kapadım. Uyumuşum bi 15 dk… Cidden uyumuşum. Yanımda oturan kadınların kahkahalarına uyandım J normalde sinir olurdum bu duruma ama bu kez olmadım hatta hoşuma gitti… Vapur çok kalabalıktı. Tam blogumun misyonuna uygun ;)
Yanımdaki kadına baktım, güzel sarışın bir kadındı çantasından Mario Levi’nin kitabını çıkarınca, tüm merakımla o tarafa yöneldim. Sarışın kadın kitaptan çok hoşlanmış, arkadaşına anlatıp durdu, yazarın dilini çok beğenmiş, e gayet normal değil mi? Ben hala okuyamadığım için üzgünüm L
Bugün martın ilk günü, içerisi sıcak, dışarısı soğuktu ve deniz içimi huzurla doldurdu…
İçimde dolaşan günün şarkısı candan erçetin/ unutursun ....
Güzel bir ay geçirmek dileğiyle...